OKUR, Kitaplar Yalnız Kalmasın Diye Çıktı
 

Bu Gözler Gondolin’in Düşüşü’nü de mi Görecekti?

Sinan Özgenç

Bu açıklamayı hayatında Tolkien okumamış veya tek kitabıyla yetinmiş nasipsizler için yapıyorum. Yoksa Tolkien severler bilirler: Üstadın bütün anlatıları “Orta Dünya” denilen kurgu evrende geçer. Belki Orta Dünya’nın farklı zaman ve mekanlarında ama muhakkak Orta Dünya’da.

Üstadın eserlerinden birini ilk okuduğumda daha 17 yaşındaydım. 23 sene kadar olmuş yani. Yüzüklerin Efendisi serisinin ilk kitabıydı. Öncesinde de çok sayıda fantastik hikaye ve roman okumuştum ama Yüzüklerin Efendisi’ndeki gibi bütün bir evren tasarımına daha önce hiç rastlamamıştım. Hayır, hayır… Ben daha önce rastlamadım diye bu işi ilk yapanın Tolkien olduğunu iddia ediyor değilim. Bunu böyle olduğu veya olmadığından emin olabilecek kadar edebiyat tarihine vakıf değilim. Ama bu benim için “şahsen” oldukça etkileyici bir ilk deneyimdi.

Tam Anlamıyla Bir Şahika

Biliyoruz ki fantastik eser yazarları arasında kendi evrenlerini kurgulamak oldukça yaygın bir yaklaşım. Harry Potter’daki gibi yüzeysel hikaye gerçekliklerinden söz ediyor değilim -ki amacım bu örneği verirken Harry Potter’ı küçümsemek değil kesinlikle; okurlara daha somut kıyas imkanı vermek-. Coğrafyalarıyla sosyolojileriyle hatta tarihleriyle bütüncül, eksiksiz evren kurguları… Ancak bütün bunlar içinde Tolkien’in Orta Dünyası, dört başı mamurluğu sebebiyle tam anlamıyla bir şahikadır kanımca.

Öyle ki kendi kurgu evrenlerine sahip diğer bütün fantastik eserlerde, başta haritalar olmak üzere yaratılmış evrenin; okuyucunun bilmesi gereken ayrıntıları, aynı kitap içinde verilirken üstad bununla yetinmemiş, sırf bu iş için ayrı bir eser kaleme almıştır: Silmarillion. Tolkien bu eserinde, evrenin yaratılışından Orta Dünya’nın dördüncü çağına kadar geçen süreyi anlatmıştır. Silmarillion, bütün Tolkien eserlerinin üzerine yerleşmiş olduğu temel yapıdır diyebiliriz yani. Yaklaşık 700 sayfalık yekunu ile pek çok gerçek dünya tarihi kitabından bile daha şümullüdür.

Tolkien’in Orta Dünya tarihindeki önemli hikayelerden biri olan Gondolin’in Düşüşü, J. R. R. Tolkien’in oğlu Christopher Tolkien tarafından edebiyat camiasına kazandırıldı. Kitap, Türkiye’de ilk olarak İthaki Yayınları tarafından Ocak 2020’de basıldı. Kitapta; elflerin Morgoth’tan saklanmak için kurmuş oldukları Gondolin şehrinin, tanrı Ulmo’nun mesajını taşıyan Tuor’un gelişiyle başlayan düşüşünün hikayesi anlatılıyor.

Christopher Tolkien, hikayenin en eskiden en yeniye bütün versiyonlarını kitaba koymuş. Ancak bu eser John Ronald Reuel Tolkien tarafından bizzat kitaplaştırılan bir çalışma olmadığı için beklenildiği gibi ve belki de olması gerektiği gibi oğul Tolkien’in kitabı bir araya getirirkenki düşünceleri, kitap içeriğinin nasıl topladığı, bu süreçte içerikte nelerin, nasıl değiştirildiği gibi konularda da oldukça ayrıntılı bilgiler içeriyor. Hülasa; eser salt Gondolin şehrinin düşüş hikayesini anlatma amacında değil. Söz konusu çalışmaya bu hikayenin hem edebiyat hem de bizatihi edebi eser olarak ayrıntılı bir incelemesi demek daha doğru olur.

Gondolin’in Düşüşü’nü Tolkien okumaya yeni başlayacak olanlar için kesinlikle önermiyorum. Çünkü bu bir başlangıç kitabı değil asla. Hobbit, Yüzüklerin Efendisi, Silmarillion, Bitmemiş Öyküler, Hurin’in Çocukları, Beren ile Luthien ve Gondolin’in Düşüşü; Tolkien külliyatı okuma sıralaması olarak gayet makul görünüyor bence.

Bu yazıyı paylaş
Henüz yorum yok...

Yorum yapmak ister misiniz?