İyi Yürekli Kağıt 10
Ercan Yılmaz
1. “Ustamsın, kalemimsin, bana onurlar katan o güzel biçemi veren sensin.” Dante Cehennem’i “kalem”le yazdı.
2. Gark ider bir noktada nûr-ı siyâha ‘âlemi
‘Ârifüñ ser-mâye-i kilk-i siyâhı böyledür
(Arifin siyah kaleminin sermayesi bir noktasıyla tüm evreni siyah nura boğar) Nef’î’nin kalemi de bu cinsten bir kalemdi
hiç şüphesiz.
3. Her kişinin ki sırrın îde sinede nihân
Kat’ olmayınca başı demez hayr u şer kalem
Helâkî, kalemin herkesin sırrını göğsünde sakladığını söylüyor ve başı kesilmedikçe hiçbir sırrı ortaya çıkarmadığını.
4. İbn Arabi “Kaleme ihanet edilip hafife alınmaz, çiğnenmez ve baş göz üzerinde taşınır.” der ve devam eder: “İnsanlar onun faziletini bilselerdi, hiç kimse onu taşımaktan hali kalmazdı. Onu elde etmenin bereketinden mahrum olmazdı. Onunla sadece bir yazı veya bir harf yazmaz; ancak o harf yazılmış olduğu müddetçe ona dua eder, çünkü onu yokluktan varlık alemine çıkarmıştır.” Bir dua: “Baş göz üzerinde” taşınan kalemlerin olsun!
5. Uğur Derman anlatıyor: “Yazı yazmaya yeni başlayanlar, hattatların önemlilerinden olan Şeyh Hamdullah’ın Karacaahmet Mezarlığı’ndaki mezarını ziyaret eder, yeni açılıp şakk ve katt edilmiş birer sülüs ve nesih kalemini kağıda sarar ve kabir toprağının iki parmak dibine ‘salat ü selam ve ihtiram’ ile gömer, sonraki Cuma gelip onu çıkarırlar. Her yazı çalışmasının ilk satırını da o kalemle yazarlardı.” Hokkaya, kaleme ve onunla yazılana and olsun.
Yazının tamamını Okur’un 14. sayısında bulabilirsiniz: https://bit.ly/2CBpiBG