Esra Rana
Son dönemlerde okuduğum üç kitapla hayatıma iki uçağın isimleri de dahil olmuş oldu. Spritfire ve Hurricane. Kitaplardan ilki bir çocuk edebiyatı romanı: Büyükbaba’nın Müthiş Firarı. Eski bir pilotun Alzheimer olması ile eski günlerdeki gibi yaşamak istemesi ve tutkuyla bağlı olduğu uçağını tekrar uçurma girişimleri üzerine odaklanmış güzel bir kitaptı. Sonraki Gece Uçuşu.
Hepimiz Küçük Prens’i biliriz. İşte onun yazarı Exupery’nin Gece Uçuşu, her ne kadar çocuk kitapları arasında sayılsa da gayetyetişkin birinin okuması içinmişcesine ağır bir yoğunluğa sahip. Tıpkı elimdeki Roald Dahl’in kitabı gibi. Çünkü bu son iki kitap uçaklar ve uçaklarla katılınan savaşlar üzerine.
Ölmek ve Öldürmek
Dahl’in Anlaşıldı, Tamam kitabı 9 hikayeden oluşuyor (Hikayeler aslında 10 tane imiş, biri Şeker Henry kitabında yayımlandığı için, onu çıkarıp dokuza düşürmüşler). Dokuz hikayenin kimi uzun kimi kısa. Kimi uzun günleri anlatıyor, kimi kısa ama bitmek bilmeyen bir an için yazılmış. Vurucu bir sonla biteni de var, sanki sadece girişi yazılmış gibi duranı da.
Uçakların havalanması, yere inmesi, bombalaması, bombalardan kaçması da kurgulara dahil olduğu için çokça acı dolu ama nefes almaya devam eder gibi, hayat kumaşına kendini birer ilmekle de olsa tutturmaya çalışır gibi bir çaba da görülüyor. Ölmek ve öldürmek gerçeği kişiye bu kadar yakınken, hayata bakışı da daha farklı olur elbet. Fakat tamamen apayrı bir moddan bahsedebilir miyiz?
Yazının tamamını Okur’un 14. sayısında bulabilirsiniz: https://bit.ly/2CBpiBG