OKUR, Kitaplar Yalnız Kalmasın Diye Çıktı
 

Semaver Edebiyatı

Mehmet Erturan

Sait Faik Abasıyanık’ın 138 sayfalık Semaver’i 7 lira. Üç harfli mağazalarımızdan BİM’in çift musluklu semaveri 80 lira. Biri kültür ve güya asosyallik yatırımı, oku-bitir türünden. Yazarın en çok satan yani okunan hikayelerinden. Diğeri doğaya yatırım, sosyalliğin zirvelerinden, içe içe bitiremeyeceğiniz cinsten. Her eve lazım derler ya, işte o vazgeçilmezlerden.

Semaverimi yakarım, kitabımı okurum menüsü 87 lira. Kargo hariç.

Semaverin edebiyatı ile kendisi arasında 11 kat civarı bir fark var. Zevkin ucuz, keyfin pahalı olduğu bir tablo asılı karşımızda. Ancak söz konusu sahaflar olursa durum biraz değişiyor.

Sahaf Eser mi O?

Sait Faik’in Semaver’inin 1936’da yapılan ilk baskılarından birini ya da herhangi baskılarından yazar imzalı birini bulduğunuz takdirde onu almak için ödeyeceğiniz parayla çift musluklu mağaza semaverinden birkaç düzine alabilme ihtimaliniz yüksek.

Yeni baskı bir kitap, semaveri yellemek için hiç hak etmediği halde yelpaze görevi görebilir belki ama elinizde bir sahaf eser olsa ona kimseyi öyle kolay kolay dokundurmayacağınız konusunda gireceğiniz iddiaların çoğunu kazanırsınız.

 Sahaf eser, tarihi eser statüsünde bir kıymete sahip değildir lakin meraklısına “onun için ne anlam ifade ettiğini” sorduğunuzda alacağınız cevaplar çay içerken kullandığınız ağzınızı açık bırakabilir. Bu arada bir semaverin tek veya çift musluklu olmasını hafife almayın, bu önemli bir detay. Musluk sayısı çayın miktarını, dolayısıyla muhabbetin süresini belirliyor.

Kapak tasarımında oldukça estetik bir semaverin yer aldığı eser, 1906 doğumlu Sait Faik Abasıyanık’ın 1936’da yayımlanan ilk kitabı. Oğluna kıyamayan bir annenin “Sabah ezanı okundu. Kalk yavrum, işe geç kalacaksın.” cümlesiyle başlıyor ve toplamda 19 öyküden oluşuyor. Öykülerin çoğu 1930’lu yıllarda Varlık dergisinde neşredilmiş.

Hikaye Ödülü 

Yazarın Burgazada’da yaşayıp vefat ettiği ev, Sait Faik Abasıyanık Müzesi olarak ayakta.  Annesinin çabalarıyla ilk olarak 1955’te verilmeye başlanan Sait Faik Hikaye Armağanı ödülü,vasiyetiyle eserlerini bağışladığı Darüşşafaka ve kitaplarını yayınlayan yayınevinin katkılarıyla bugünlere kadar geldi. 

1964’e kadar anne Makbule Abasıyanık eliyle verilen ödül, vefatının ardından bir jüri tarafından takdim edilmeye başlanıyor. Darüşşafaka’nın internet sitesine girdiğinizde armağan yönetmeliğinin maddelerini ve detaylarını tek tek inceleyebiliyorsunuz. Meraklıları için güzel bir tecrübe ve bilgi edinme fırsatı.

İlk ödülün sahibi kimdi acaba derseniz, karşımıza Gazoz Ağacı adlı eseriyle Sabahattin Kudret Aksal çıkıyor. Haldun Taner’in On İkiye Bir Var kitabının da aynı yıl ödüle layık görüldüğü düşünülürse

ortada bir armağan paylaşımı var. Çünkü ödülün sadece bir kişiye ve esere verilebileceği gibi bir sınırlama yok. Yeterli nitelikte eser bulunamadığı takdirde ödül bir sonraki yıla da ertelenebiliyor. Kaliteyi önceleyen bu rahat tavır alkışı hak ediyor.

2021 yılı ödülünün Deli Tarla isimli kitabıyla Şermin Yaşar’a verildiğini de belirtelim. 

Pikniğin olmazsa olmazlarından birinin peşine takılıp kısa bir edebiyat yürüyüşü yapmış olduk. Bir köpeğim, kedim veya kuşum olsaydı adını bu yazı anısına değiştirip “semaver” koyardım. Balık içinse favorim “musluk” olurdu. Daha ne olsun.

Henüz yorum yok...

Yorum yapmak ister misiniz?