|

Sırtında Felsefe Taşıyan Hamal

Turgay Bakırtaş

“Genellikle, bir şeyi sevdiğimiz zaman, o şeyi bizimle beraber sevecek taraftarlar aramayız; aksine, sevdiğimiz şeyi seveni rakip ve mütecaviz olarak görürüz. Fakat bir şeyden nefret ettiğimiz zaman aynı şeyden nefret eden taraftarları daima ararız. Haklı bir şikayetimiz olduğu ve bize haksızlık yapanlara karşı intikam almak istediğimiz zaman, bizim tarafımızı tutacak kimseler aramamız akla yatkındır. Şaşırtıcı nokta şudur ki nefretimiz elle tutulur bir şikâyetten ileri gelmiyorsa ve bu şikâyetimiz pek de haklı görünmüyorsa, taraftar bulma arzumu daha şiddetli olmaktadır.”

Yukarıdaki satırları Amerikalı yazar Eric Hoffer’in başyapıtı Kesin İnançlılar kitabından aldım. Bu kitap, vaktiyle tüm dünyada çok ses getirmesine ve düşünce dünyasında hâlâ çok etkili olmasına karşın ülkemizde görece az biliniyor. Bu yüzden olsa gerek, piyasada yeni baskısı yok, yıllar önce- ki baskılarına ulaşmak için de epey şanslı olmanız gerekiyor.

Kör Olma Korkusuyla Okumak

Alman Yahudi’si göçmen bir ailenin çocuğu olarak 1902’de New York’ta doğan Hoffer, 5 yaşında annesini kaybettikten sonra, 7 yaşına geldiğinde bilinmeyen bir nedenden dolayı kör oluyor. 15 yaşına geldiğindeyse yine kendiliğinden görmeye başlıyor ve bu sarsıcı deneyimin etkisiyle, yeniden kör olma korkusuyla olabildiği kadar çok kitap okumaya başlıyor. Hoffer tekrar kör olmuyor ama öğrenme iştahının büyüklüğü sayesinde kendini akıl almaz derecede geliştiriyor.

Amerikalı yazar, o dönemi şöyle anlatıyor: “Okulum yoktu. On beş yaşına kadar kördüm. Gözlerim geri geldiğinde, kendimi kâğıda basılmış her bir sözcüğü okumaya adadım. Elimin ulaş- tığı her İngilizce ve Almanca kitabı ayrım gözetmeksizin okudum. Babam öldüğünde, artık kendi ayaklarım üzerinde durmam gerektiğini fark ettim. Birkaç şey biliyordum: Bir, fabrikada çalışmak istemiyordum; İki, kendimi bir patronun insafına terk etmeyecektim; Üç, yoksul kalacaktım; Dört, New York’tan ayrılmalıydım. Mantığım bana Kaliforniya’nın bir fakirler ülkesi olduğunu söylüyordu.”

Hoffer, işportacılıktan ırgatlığa kadar türlü işte çalıştıktan sonra 1943’te Kaliforniya’ya yerleşti. Los Angeles limanın- da hamallık yapmaya ve nihayet “yazmaya” başladı. Ve bir gün, Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde araştırma profesörü oldu. Sonraki yıllar- da dergilerde, televizyonlar- da konuşulan Hoffer, 1983’te Başkanlık Özgürlük Madalyası ödülüne layık görüldü.

“Halk filozofu” diyebileceğimiz bir mertebeye erişen Hoffer, birbirinden güzel kitaplar yazmasına, üniversitede öğretim üyeliği yapmasına ve kültür ortamlarında çokça konuşulma- sına rağmen, “arkadaşlarımın bana bakışı değişir” endişesiyle bu yanını hep gizlemiş. Los Angeles limanının hamalları, yıllar boyunca iş arkadaşlarının çok önemli bir yazar ve filozof olduğunu bilmeden çalışmışlar.

Filozof Hamal

Hoffer’in son derece yalın ve akıcı bir üslubu, müthiş bir gözlem yeteneği var. Dilimize çevrilen üç kitabından biri olan Kesin İnançlılar, kitle hareketleri ve lider kültü üzerine okuyanı derinden etkileyen tespit ve gözlemler içeriyor. Böylesine karmaşık bir meseleyi basit ve neredeyse kesin bir açıklıkla yorumlaması, Hoffer’in zihninin berraklığına işaret ediyor. Kitapta itiraz ettiğim, hatta yazarın yanıldığını düşündüğüm bölümler de yok değil. Ancak onlar bile okurken büyük keyif veriyor.

Kitle hareketlerinin, isyanın, politikanın, fanatizmin, diktatörlüğün ve faşizmin mantığını anlamak üzere okunabilecek en güzel kitaplardan birkaçına imza atmış bu büyük düşünürden daha çok faydalanmamız dileğiyle.

Similar Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir